4 bin yıllık geçmişi ile sofralarımızda taht kuran lezzet çiğköfte; Şanlıurfa ve Adıyaman arasındaki bitmeyen kavganın da sebebidir. Yıllardır çiğköfte Şanlıurfa'nın mı, Adıyaman'ın mı tartışılır durur. Sonuçta Güneydoğu Anadolu'nun bağrından çıktığı aşikardır. Peki çiğköftenin hikayesini biliyor musunuz? Daha önce duymuş muydunuz? Gelin o zaman kulak verin ben size anlatayım..
Karl Nemrut hz. İbrahim'in inancından dolayı yakılmasına hüküm kılar. Ve halkına emir verir; "Krallıkta ne kadar ağaç ve odun parçası varsa toplansın!" Bu dönemde ateş yakmak yasak olsa da emir kraldan gelmiştir bir kere...Halk günlerce kralın emriyle ağaç ve odun parçalarını taşır. Ancak avcının biri dağda avda olduğu için kralın bu emrinden habersizdir. Geyik avlayıp evine getirmiştir ve eşinden pişirmesini ister. Eşi olan biteni anlatır.. Ateş yakamayacaklarını anlayan avcı geyiğin bir budunu keser. Budun etlerini taşla döver ve bu ete bulgur, biber,z tuz ekler. Ve bu karışımı iyice yoğurur.. Ve çiğköfte rivayete göre buradan bu tariften gelir..
Etli ve etsiz olarak yapılabilen çiğköftenin orjinal tarifine en yakın tarifler burada. Bugün öncelikle etsiz çiğköfte yaparak başlayacağız. haydi kolları sıvayalım şimdi..